GELDİM GÖRDÜMKÜ BELEDİYE OLMUŞ
PERSONELİ İLK GÜNDEN DOLMUŞ
ESKİ DOSTLUKLAR MAZİDE KALMIŞ
KEDERİM GAMIM DERDİM KÖYÜME
SİNEMDE BİR ACI BİR IZDIRAP VAR
GÖZÜMDE CANLANDI HEP HATIRALAR
BU KÖY ARTIK CELAL`A DAR
AYRILIK KİLİMLERİ SERDİM KÖYÜME
BEN GİDERKEN NELER VARDI NELER
BİR BİRİNE GÖNÜLDEN BAĞLIYDI DELLER
KURUMUŞ AĞAÇLAR HEP SOLMUŞ GÜLLER
UZUN UZUN BAKIP DURDUM KÖYÜME
Yazan: Celal ŞAHİN
(KÖYÜM)
HÖLLÜKLERE BELENEREK BÜYÜDÜĞÜM
GAH AĞLAYIP GAH GÜLDÜĞÜM
EMEKLEYİP SONUNDA YÜRÜDÜĞÜM
ŞİMDİ BEN NERDE SEN NEREDESİN KÖYÜM
KIRLARINDA NERGİZ TOPLADIĞIM
HAVASINI DERİNNN DERİNNN KOKLADIĞIM
HER ANISINI İÇİNDE SAKLADIĞIM
ŞİMDİ BEN NERDE SEN NEREDESİN KÖYÜM
KOYUN KUZU OTLATIRDIM KIRLARINDA
KIŞIN MAL YEMLERDİM AHIRLARINDA
EN TATLI GÜNLERİMLE KAHIRLARIMLA
ŞİMDİ BEN NERDEE SEN NEREDESİN KÖYÜM
İLK SEVDA YELLERİ ESİNCE SERİME
ÖYLE BİR SEVMİŞTİMKİ DERİİİNNNDEEEN DERİNEE
SANKİ BİR ATEŞ DÜŞMÜŞTÜ İÇİME
ŞİMDİ BEN NEREDEE O NEREDE KÖYÜMMM
YAVRU BİR CEYLANDI EMSALİ YOKTU
ONUNLA BİRBİRİMİZE SEVGİMİZ ÇOKTU
GİRDİ GURBET ARAYA O BAĞLAR KOPTU
ŞİMDİ BEN GURBETTE O SENDE KÖYÜM
SEYFİ NE ÇİLELER ÇEKTİİ GELELİ BU CİHANA
KADER BÖYLEYMİŞ GURBET BAHANE
BENDEN SELAM OLSUN YAVRU CEYLANA
ŞİMDİ BEN GURBETTE O SENDE KÖYÜM
İST ŞİLE HAZİRAN 1968
ABUSEYF AKTEPE
(MEKTUPLARIM VE SEN)
NE MEKTUPLAR YAZDIM SANA BEN ŞİİRLİ ŞİİRLİ
KAĞITLAR DİLE GELDİ FERYAT ETTİ KALEMİM
TEKRAR OKURKEN BEN ONLARI GENE
SANKİ İÇİNDE YAŞIYORDUN SEN
EN GÜZEL EDEBİ SÖZLERİMİ SANA SUNDUM
UZAKTI YOLLAR GELEMEZDİM BİLİYORSUN
DAĞLAR SIRA SIRA KAT KAT SEMA KARA BULUTLAR
BAKARKEN ONLARA DÜŞÜNÜRKEN SENİ
MAF OLUYORDU HAYALLERİM KIRILIYORDU UMUTLAR
ANCAK MEKTUPLAR TONLARCA SELAM DOLU İÇİ
GÖRÜLMEMİŞ BİR SEVGİ TAŞIRDI ONLAR
DAĞLARI KARLI KARLI DAĞLARI AŞARAK
BİR GÜN POSTA SESİYLE KAPINIZDA SON BULURDU YOLCULUK
O ZARFLARI KOKLAMALAR İNCİTMEDEN AÇMAK
TÜKENMEZ SAYFALAR BEŞ ON YAPRAK
AYAN OLURDU BANA RÜYAMDA
OKURKEN SEN ONLARI YÜZLERCE DEFA
EYY SEVGİLİ AL SANA BİR MEKTUP DAHA
BENİ YAŞATAN MEKTUPLARIM VE SEN..
1970 MALAZGİRT
(MEKTUPLU DÖNEMLERDE SEVMİŞ VE SEVİLMİŞ DOSTLARA)
…ABUSEYF AKTEPE
MUHSİN YAZICIOGLU
Yürekler yanar içimiz kanar Kar etme di bunca çabalar Daglar Yazıcı ogluna azrail oldu
Keşiş dagının üstü insan kaynar Gece gündüz aralıksız sürdü aramalar Ne olur yagmayın karlar Dagın üzerinde Muhsin Yazıcıoglu var
Bu gün sivasda matem havası var Sivas ana baba günü olmuşAdım başı insan var Dön gel artık Yazıcıoglu Yolunu gözleyen gözleri yaşlı annen var
Sivasa kara haberin kor gibi düştü Göz yaşları sel oldu akar Kızılırmak delirdi taşar Göre bilseydin Yazıcıoglu ne kadar çok sevenin var
Alperenler başbuglarına aglar Yasımız vardır giyilmesin allar Tahamülümüz kalmamıştır gayri Uçmasın heliköpter yagmasın kar Bu sivas varya bu sivas Muhsin Yazıcıoglu gibi bir lidere Daha cok çok aglar
KÜÇÇÜK HACI BENİM AĞAM
Beyyurdunda ağanın biri
Çok severdi çağırırdı beni
Yıkılmış herşeyi harap olmuş evi
Kalk hele da benim ağam kalk hele
Cezayir tonustan gelmişti soyun
Yıkılmış ağallar kalmamış koyun
Kitlenmiş odası kaynamaz çayın
Bak hele de benim ağam bak hele
Binek taşlarını vurup kırmışlar
Odasına kara kilit vurmuşlar
Ağalları mirasçıya vermişler
Bak hele de benim ağam bak hele
Hacı ağanındı Beyyurdunun yarısı
Hatunların hatunuydu karısı
Satılmış boz koyun yoktur sürüsü
Kalk hele de benim ağam kalk hele
Koyun kuzu yaylara ulaşır
Kapısında azapları dolaşır
Kurt yıkardı köpekleri oynaşır
Bak hele de benim ağam bak hele
Kangaldaki evlerini yıkmışlar
Kapılarını söküp alıp gitmişler
Duvarlarını yıkıp harap etmişler
Bak hele de benim ağam bak hele
Mezarını bizim köye kazdılar
Sivastaki düzenini bozdular
Üzerine saltık diye yazdılar
Kalk hele de benim ağam kalk hele
Söyle Ökkeşoğlu söyle
Yalan dünya işte böyle
Ne bülbüle nede güle
Kalk hele de benim ağam kalk hele
NOT: Beyyurdunda oturan ağalardan Küçük Hacı için
Yazılmış bir şiir.
Yazan : Mehmet Şahin (Ökkeşoğlu)
Mustafa Karadağ’a mektup
Çok severim Mustafa seni
Beraber büyümüştük hani
Unuttun mu yoksa beni
Soram sana arkadaşım.
Kıbalın gözümden gitmez
Bu gurbetlik hiç mi bitmez
Yol uzaktır kolum yetmez
Soram sana arkadaşım.
Noldu arkadaşım noldu
Sen gideli yıllar oldu
Saçlara beyazlık geldi
Gülem sana arkadaşım.
Hayli ilerledi yaşın
Duruyor mu kara kaşın
Sıhatlımı döndü eşin
Soram sana arkadaşım.
Artık tutuyor mu dizin
Görüyor mu ela gözün
Kaç tanedir oğlun kızın
Soram sana arkadaşım.
Neyler Ökkeşoğlu neyler
Bazı eser bazı söyler
Gönül emsalini arar
Sorar sana arkadaşım.
Not: Bu şiirimi Almanya’da gurbette bulunan
Mustafa Karadağ’a yazdım.
Yazan: Mehmet Şahin (Ökkeşoğlu)
BENİM ANAM
Anam beni çok severdi
Hollüklere beler idi
Nenni söyler çalar idi
Vay zavallı dertli anam
Anam beni emzirirdi
Gıdıklayıp güldürürdü
Tut somruğu sordururdu
Vay zavallı benim anam
Kara yazılmış yazısı
Çıkmaz kadirin acısı
Çermikte kaldı kuzusu
Vay zavallı dertli anam
Ahmedin derdine yandı
Gül benzi soldu sarardı
Ellisinde verem oldu
Vay zavallı dertli anam
Anam günün göremedim
Hep ağladın hiç gülmedin
Derdine derman olmadın
Vay zavallı dertli anam
Hep ağladınhiç gülmedin
Yavruların derdine yandın
Yas tuttun kara bağladın
Vay zavallı benim anam
Yaktın anam beni yaktın
Yedi yasımda bıraktın
Analık alini attın
Vay zavallı dertli anam
Neyler Ökkeşoğlu neyler
Hemi ağlar hemi güler
Dertli anasını ağlar
Vay zavallı benim anam
Yazan : Mehmet Şahin (Ökkeşoğlu)
YİĞİDOĞOM
Kahraman Maraş’a vardın
Lale gülerini attın
El salladın helallestin
Yiğidoğom yiğidoğom
Kes dağları aman vermez
Dibi duman gözün görmez
Anam bizi bulan olmaz
Yiğidoğom yiğidoğom.
Yedi sene hapis yattın
At bindin ciritler attın
Kes dağına yenik düştün
Yiğidoğom yiğidoğom.
Sivas yiğidosunu arar
Hep yas tutar kara bağlar
Fidan ablam seni sorar
Yiğidoğom yiğidoğom.
Kara yazılmış yazısı
Yengemden çıkmaz acısı
Ardından ağlar kuzusu
Yiğidoğom yiğidoğom.
Aşık Mehmet seni sever
Sevdiği kadarda över
Yalan dünya boşmuş meğer
Yiğidoğom yiğidoğom
Yazan : Mehmet Şahin (Ökkeşoğlu)
BENİM BABAM
Naçar benim babam naçar
Orağınan ekin biçer
Yorulur kendinden gecer
Vay zavallı benim babam.
Sapı kağnıya yüklerdin
Urganını bek çekerdin
Cayırda harmandökerdin
Çalışkandı benim abam
Dirgeninen sapı saçar
Öküzü düvene koşar
Güneş tepesine düşer
Vay zavallı benim babam
Bellerinen toprak eşer
Gecgereyle çamur çeker
Kalıp ile kerpiç döker
Kerpici idi benim babam
Komşuları çok severdi
Herkesin isin görürdü
Belaler adam döverdi
Hiç korkmazdı benim babam
Kazma ile keven alır
Öküzü yorulur kalır
Kendisi koşunur gelir
Çok cesurdu benim babam
Öküz ile çift sürerdi
Elinen tohum ekerdi
Çarık ayağını sıkardı
Vay zavallı benim babam
Kırkyedide anam öldü
Babam yanlız kaldı
Sonunda hatını aldı
Çok mutluydu benim babam
Noldu Ökkeşoğlu noldu
Azrail kapıyı çaldı
Peygambere ümmet oldu
Müslümandı benim babam
Yazan : Mehmet Şahin (Ökkeşoğlu)
Karaseki
Emine hatun pınarı
Çok güzel piknik alanı
Güzellerim halay çeker
Çalar davul zurnaları
Aslan taşımın başı
Akıtır gözünden yaşı
Ankara’ya gitmiş eşi
Toprakta kalmış kardeşi.
Toy deresi derin dere
Suları akar serin dere
Çeşmesinde koyun sular
Meler gider gölgesine
Kaffarın pınara gitsem
Soğuk sularından içsem
Kalelerime ses versem
Çınler gider deresine
Piç erikte güller açar
Zebiha hatun güzel akar
Poyraz pınarına bakar
Akar gider merasıne
Horhor pınarlarım coşar
Köpürür taslardan asar
Güzellerim suya koşar
Çıkar gider yaylasına
Okkeşoğlu sana bakar
Şuulundan seller akar
Köpürür taslara çarpar
Akar gider deresine
Yazan : Mehmet Şahin (Ökkeşoğlu)
NE DERSİN
Eğer kardaşım bizden sival edersen
Galubeladan gelir soyumuz
Ta o zaman Müslümanlığa vermişiz oyumuz
Sözünde durmayıp bozanlara ne dersin
Ramazandır en kıymetli ayımız
Oruç yememekte kararlıdır soyumuz
Gittikçe artıyor Müslümanlıkta sayımız
Küffar içinde oruç tutanlara ne dersin
Hörmet edin Memo Abi’ye güzeldir huyu
Paşadır babası hanımdır soyu
Yemen çöllerine düşmüşüm deyi
Mahsunmu yoksa hallerine ne dersin
Şahlık eden gitti Humeyni aldı
Şahı öldürmeye komando saldı
Mehdi bezirgânda biraz derine daldı
Ferah dibanın perişan gezisine ne dersin
Haramı helal diye asla yemedim
Şu derdim var diye kimselere demedim
Doğru yoldan başka bir hakikat görmedim
Allah yolundan sapanlara ne dersin
Kolay değil elin kahrını çekmek
Gâvurda istiyor bizim ömrümüzü sökmek
Bütün çabalarımız bir dilim ekmek
Ağardı saçlarım kafamın kel oluşuna ne dersin
Yalnız âşık bizden sizden çıkar belleme
Sakın cevabını çirkin yollama
Hacı oldum diye sakalın sallama
Hacı olup ta bozanlara ne dersin
Galubeladan gelir hacı Hüseyin’dir ismim
Nere gitsem bozulmaz Müslüman neslim
Görmeden kimseye iftira eyleme dostum
Davut Peygamber oğlu Süleyman’ın mahkemesine ne dersin
Yazan: Hüseyin EMEK
Hüseyin Emek’in Harun Paslıkılıç’a mektubu ŞİİR
Sene 1979 ay Ramazan ayı Harun Arabistan’da çalışıyor.
Bende Almanya’ da çalışıyorum bana bir mektup yazmıştı.
Bende cevap yazdım;
KÖYÜM BEN SENİ
Dağların Ardında Güneş Sararır,
Horozun Sesiyle Nenem Uyanır,
Sığırcı Altıda Köye Bağırır,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Baharda Çağlayıp Akar Dereler,
Yemyeşil Olurdu Birden Ekinler,
Ekmeğini Yedim Onca Seneler,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Horhordur Adı Bir Güzelim Pınar,
O Pınarda Benim Ne Yıllarım Var,
Gayrı Senden Başka Olmaz Bana Yar,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Hesapsız Gölünün Dardır Boğazı,
İçinde Yüzerdi Ördeği, Kazı
Tarif Edilemez Baharı, Yazı
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Gurbet Yollarında Dolanıp Gezdim,
Vallahi Billahi Canımdan Bezdim,
Ayrılık Ne Zormuş Sonradan Sezdim,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Hatırlarım Senin Yazın Kışını,
Kangalı Soyardık Yerdik Işgını,
Bazen De Özlerim Ekmek Aşını,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Birlikten Ne Güzel Kuvvet Doğardı,
Koyunu İneği Anam Sağardı,
Tarlaya Çayıra Babam Bakardı,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Senden Ayrılalı Gülmüyor Yüzüm,
Rahmetli Dedemi Arıyor Gözüm,
Sana Söyleyecek Kalmadı Sözüm,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
Fatih Kırıktaş'ım Yaram Derindir,
Yaralı Gönlümü Kim Nerden Bilir,
Kaç Sene Yaşarım Allah Kerimdir,
Nasıl Anlatayım Köyüm Ben Seni
ALDANMA
Hiç Arkana Bakmadan Dönüp
Kıraç Tump Demeden Sürüp
Bunların Sorgusunu Vermeden Ölüp
Ahirete Borçlu Gitme Sakın
Başkasının Gözüyle Bak Kendine
İneği Koyunu Sürme Ekine
Haram Damla Katıp Sütüne
Aldanıpta İçme Sakın
Çalış Akıt Alın Terini
Kork Harama Uzatma Elini
Dünya İçin Ahiret Yerini
Aldanıpta Yakma Sakın
Kimsenin Hakkı Kimsede Kalmaz
Haram Yiyenin Malı DaOlmaz
Sanma Bunları Hiç Kimse Sormaz
Aldanıpta Batma Sakın
En Kötü Günah Kul Hakkı
Onun Cezası Ahrette Saklı
Dünyada İken Gelir Tatlı
Aldanıpta Yutma Sakın
Ömür Boyu Koru Onurunu
Ne Yaparsan Yap Düşün Sonunu
Aklından Çıkarma Kabir Çukurunu
Aldanıpta Unutma Sakın
Bunlarla Öğütle Kızını Oğlunu
Acından Ölsende Çevirme Yolunu
Kork Allah Tan Kırma Kulunu
Aldanıpta Kızma Sakın.
BOŞ GAGOS EMMİM
Gagos diyorlardı emmimin adına.
Binerdi eski model arabasına.
Düşerdi Sivas’ın uzun yollarına.
Çalıştın çırpındın boş Gagos emmim.
Bir sandalyesi vardı camın önünde
Şimdi yeller esiyor onun yerinde.
Hepimiz gideceğiz günün birinde.
Koskoca bir ömür düş Gagos emmim
Hiç sevmezdin dedi koduyu.
İncitmezdin sen konu komşuyu.
Deller pınarından içerdin suyu.
Cenneti alaya koş Gagos emmim.
Bir yanı Karaseki bir yanı mera.
Hiç bulamadı o illet derde düşenler deva
Görmedin kimseden şefkat ve vefa.
Mekânın cennet olsun can Gagos emmim.
YALAN DÜNYA
Güzellik saygıyla sevgiyle olur
Nefsine hâkim ol ne yaparsan yanına o kalır
Sabırlı ol, doğru bunlarda kalır
Kime kaldı ki bize kalsın bu yalan dünya
Dedesi emmisi halası yengesi hep birlikte
Bir ona bir buna yardım ederdi her günde
Türküyle halayla giderdi kavrama biçmeye
Kime kaldı ki bize kalsın bu yalan dünya
Çok acı yaşadık genç canlar gitti
Bütün havuz matemini yasını tuttu
Yoktu kimsenin suçu hepsi kaderdi
Kime kaldı ki bize kalsın bu yalan dünya
Yıllarca gurbette dolandı durdular
Ekmek parası için her işi yaptılar
Gurbette bütün havuzlu bir aile oldular
Kime kaldı ki bize kalsın bu yalan dünya
Aldanma bu dünyaya her şey booş
İnsanların bir biriyle kucaklaşması ne hoş
At kalbinden kini nefreti ol herkesle dost
Kime kaldı ki bize kalsın bu yalan dünya
Okuyun gardaşlar okuyun gençler
Olun Vali Hakim Savcı kalmayın reçber
Saygılı ol sev sevil boş ver kötülüğü
Kime kaldı ki bize kalsın bu yalan dünya
KÖYDE GEZİNTİ
Köye Girince Karşılar
Nurettinin İtleri
Arkana Bakmadan Hemen Kaç
Kopartmadan Zincirleri.
Biraz İleri Gidince
Bak Resulun Pacaya
Saatlerce Uçar
Kara Benekli Dönerleri
Hemen İleriden Sağa Dön
İn Yokuştan Aşağıya
Hacı Gadir Küllükte
Gatır Goşmuş Arabaya
Ali Emmi Sandalyesinde
Abdest Alıyo Kapıda
Mihriban Bacıda Oturmuş
Bilerzik Sayıyo Kolunda
Hiç Durmadan Devam Et
Dalma Ali Emmiyle Lafa
Saatlerce Konuşur
Kurtulamazsın Daha
Eşenin Hacı Mal Suluyo
Sallanarak Sağa Sola
Halil Emmi Gene Söyleniyo
Bakmayın Onun Kusuruna
Bakma Gagosun Camına
Aralamaz Perdeyi
O Taşındı Evinden
Götürmedi Malzemeyi
Çok Uzağada Gitmedi Ama
Gelemiyor İşte Yüz Metreyi
Giymiş Cizmeyi Möhreli Emmim
Çıkmaya Çalışıyo Bataklıktan
Gene Çamurla Dolmuş
Geçilmiyo Kapısından
Vayıt Emmi Daş Almış
Gaz Govalıyo Çayırından
Hassun Abi Bidon Almış
Su Gotürüyo deller Puvarından
Hacı Bekir Dayıda Yok Artık
Geçti Onunda Sırası
Çok İyi Adamdı O,
Kurtarsın Mazlumun Duası
Cennet Olsun Mekanı
Huri Olsun Karısı
Yok Artık Yok
Köyün Kredi Bankası.
Köselere Hiç Gitme
Hasan Dayıda Öldü Çoktan
Emik Bacı Çok Pişman
Vaz Geçmemiş Hala Ondan
Memmet Emmi Tek Kalmış
Duramıyo Sıkıntıdan
Lütfü Abi Çalışıyo
Hiç İnmiyo Büyük Forttan.
Bizim O Tarafa Giderken
Mezarlığa Okumayı Unutma
Bir Fatihayı Çok Görme
Ana Baba Atana
Hep Aynı Yerde Yatıyor
Zengin, Ağa, Fukara
Bir gün Bizde Yatacağız
Hiç Belli Olmaz Yarına
Bizim Oranında Tadı Yok
Kitli Kapıların Hepsi.
Nerde O Eski Günler
O Koyun Kuzu Sesi
Bomboş Kaldı Oralar
Kalmadı Canlı Nefesi
Bir Hacı Ahmet Abim Var
Birde Fikrinin Kedisi.
Ver Poyraza Döşünü.
Yürü Değirmen Ocağı Yolunu
İn Yokuştan Aşağıya
Bizim Kavaklara Doğru
Otur Ağaçların Gölgesinde
Topla Biraz Soluğunu
Ne Emekle Dikti Onu
Hacı Rızanın Oğlu.
Yavaş Yavaş Yürü
Dön Yönünü Mereye
Bu Koku Ne Diye Sorma
Bir Baksana Dereye
Sözde İyilik Yapıldı
Alt Yapıdan Bizim Köye
Mal Davar Susuzluktan
Döndü Aynı Tilkiye.
KARASEKİ
Çıktım Yücesine Seyran Eyledim,
Karasekim Yine Yaman Görünür.
Söylen Sevdiğime Çıksın Çadıra,
Beli İnce Kaşı Keman Görünür
Çıksam Yaylasına Yayla Yaylasam,
İnsem Göllerine Koyun Sulasam,
Keklik Pınarına Çadırlar Kursam,
Eski Düşmanlarım Yaman Görünür
Koyun Kuzu Yaylalara Ulaşsam,
Çıksam Göllerinde Ördekler Vursam.
Horhor Pınarına Kazanlar Kursam,
Yaylalarım Çayır Çimen Görünür
Boyraz Pınarına Dikmeler Diksem,
İnsem Piç Erikte Keklikler Vursam,
Kafarın Pınarına Binalar Kursam,
Kalelerim Gine Şirin Görünür
Söyle Hökkeşoglu Söyle,
Bu Günlerde Geçti Böyle,
Karasekim Güzel Yayla,
Aslan Taşım Güzellere Bürünür
Yazan:Mehmet Şahin
CAMI DAYANIR
Al kanlara boyanmış abim geliyor.
Anamda yavrum diye meliyor.
Feryadı da dağı taşı deliyor.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır
Hacı abim al kanlara boyanır.
Sivas’tan çıkmışta havuza doğru.
Zalim tahtalıda tükendi yolu.
Gencecik gelinde dört körpe yavru.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Sarı Bekir de al kanlara boyanır
Motoru devirmiş abim sızlıyor.
Yoldan geçen taksi kamyon durmuyor.
Zalim felek biraz mühlet vermiyor.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Hacı abim al kanlara boyanır.
Annesi ağlıyor meliye meliye.
Bekir'ide verdik ALLAH'a hediye.
Gelinlik giydiremedin gardaş yavrun mineye.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Sarı Bekir al kanlara boyanır.
Sivas’a vardıkta bir doktor geldi.
Nasılsın dedi ondan halini sordu.
Azrail başucunda nöbete durdu.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Hacı abim al kanlara boyanır.
Sivas’ta almıştı onu bir telaş.
Ne olur yürüseydin sen yavaş yavaş.
Yanıyor Bekir diye hep bacı gardaş.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Sarı Bekir al kanlara boyanır.
Sırayla geçilecektir o köprüden.
Ağlamakla gelirmi gardaş o yola giden.
Abimden emanet canım Nesibem.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Hacı abim al kanlara boyanır.
Havuzu bürüdü büyük bir matem.
Anneside derki dostlar ben nere gidem.
Hasanı kucağına alıp Bekirim diyem.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır.
Sarı Bekir al kanlara boyanır.
Duman oğlu vefayım da çok büyük acım
Feryat eder anam gardaşım bacım.
Emanetin Nesibem başımda tacım.
Sabrolunurmuda gardaş canmı dayanır .
Hacı abim al kanlara boyanır.
NOT: 1978 de trafik kazası geçiren abim Hacı DUMAN ve 1990 da trafik kazası geçiren abim Bekir EMEK'e yazdığım karışık şiirimdir. (1990 da)
BEKİR OĞLAN
Tahtalıda Biraz Durak,
Mektubu Yerine Verek,
Aman Vermez Zalim Felek,
Ne Yatıyon Bekir Oglan
Ne İdi Feleğin Kini,
Acımadan Aldı Canı,
Yollara Dökülmüş Kanı,
Ne Yatıyon Bekir Oğlan
Sivas’a Telefon Gelmiş,
Kardeşinin Dili Durmuş,
Antalya’dan Veli Gelmiş,
Ne Yatıyon Bekir Oğlan
Baban Gelmiş Başucunda Ağlıyor,
Anan Gelmiş Saçlarını Yoluyor,
İstanbul’dan Güler Duymuş Geliyor,
Ne Yatıyon Bekir Oğlan
Hacıya Telefon Gelmiş,
Öleni Anası Sanmış,
Darende’den Dudu Gelmiş,
Ne Yatıyon Bekir Oğlan
Ne Karaymış Şu Anlının Yazısı,
Yetim Kaldı Dört Tanecik Kuzusu,
Ardından Ağlıyor Elo Bacısı,
Ne Yatarsın Bekir Oğlan
Otobüs Kapıya Gelmiş,
Dediler ki Bekir Ölmüş,
Ötaceden Ayşe Gelmiş,
Ne Yatarsın Bekir Oğlan
Yeter Aşık Mehmet Yeter,
Derdin Çok Ölümden Beter,
Sarı Bekir Yolda Yatar,
Ne yatarsın Bekir Oğlan
Trafik Kazası Sonucu Ölen Bekir Emek’e
Yazılmış bir şiirdir.
Yazan: Mehmet Şahin (Ökkeş’in Mehmet)
YOKMUDUR DÜNYA
Hangi dala tutunduysam kırıldı.
Mücadele eden bu bedenim yoruldu.
Yalancının, sahtekarın, sen oldun yurdu.
Doğrulara'da bir yerin yokmudur Dünya.
Menfaat kavgası almış her yanı.
Para el kiridir diyenler hani.
Çalıp, çırpıp doldururlar kasayı.
Doğrulara'da bir yerin yokmudur Dünya.
Bir kilo meyveyi babaya sattın.
Mevlayı bırakıpta paraya taptın.
Dalkavukluğu'da vicdansıza sen meslek yaptın.
Doğrulara'da bir yerin yokmudur Dünya.
Şu yalan Dünya'da kimi güle kimi ağlaya.
Saygısızlık diz boyu gardaş kalmadı ar haya.
Vefa DUMAN'da derki dostlar zalim gülmeye.
Doğrulara'da bir yerin yokmudur Dünya.
HAVUZ
Derelerden suyum çağlayıp akar,
Çoktur koyunları sürüler tutar,
Azgındır köpeği kurtları yıkar,
Her tarafa gider iti havuzun.
Yaz gelince kuzuları meleşir,
Koyun kuzu yaylalara ulaşır,
Oğul verir arıları dolaşır,
Tadından yenmez balı havuzun
Karaseki derler uzun bir yazı,
Gezmekle tükenmez engini düzü,
Yemlikten geliyo gelini kızı,
Yemekle tükenmez otu havuzun
Her tarafı çayır tez gelir yazı,
Göllerde ötüşür ördeği kazı,
Al yeşil giyinir gelini kızı,
O zaman çekilmez nazı havuzun
Irmakları birbirine dolaşır,
Göllerinde balıkları kaynaşır,
Kurbaları vırak çalar oynaşır,
Akmakla tükenmez seli havuzun
Odaları çoktur kandiller yanar.
Müslüman’dır halkı namazın kılar,
El açıp Allah a affını diler,
Her tarafta geçer nazı havuzun
Kaynaktır suları oluktan akar,
Açılmış dağları güzleri buhar,
Çalışmış motorlar arpayı eker,
Sürmekle tükenmez çölü havuzun
Âşık Mehmet derki vay benim köyüm,
Tepenin başına kurulmuş evim,
Burada oturur emmimle dayım,
İşte böyledir hali havuzun.
Yazan: Mehmet Şahin (Ökkeşin Mehmet)
KÖYLERİMİZ
Çamurluyla Çayırova,
Rüyamdaydı Hayırola,
Akdereyle Beyyurduyla,
Bir Başkadır Köylerimiz.
Humarlıyla Mısırören,
Akpınarla Çiftlikören,
Pişman Olmaz Gidip Gören,
Bambaşkadır Köylerimiz.
Halep Köprüsüdür Yolum,
Havuzdur Kanadım Kolum,
Fatihim Der Kurban Olum,
Unutulmaz Köylerimiz.
BABAMDAN NASİHAT
Geç karşıma dinle evlat babanı;
Verdiğin öğüdü tutmasını bil.
Terk etsende aşiretin obanı,
Kalana hal hatır etmesini bil.
Fakirsen ekmeğini suya batır ye,
Benden kötüsü var buna şükür de,
Bilemesin neler olur ileride,
Yokluğa kanaat etmesini bil.
Yoksulu kaymakla bal ile besle.
İyilik yaparsan söyleme asla.
Tevekkül et sırtını Rabbine yasla.
Huzura tertemiz gitmesini bil.
Mustafa’m Evladım budur sözlerim.
Ağladım yaş bitti kurudu gözlerim.
Giden iki gardaşımı özlerim.
Sağ iken hepsinin kıymetini bil.
İşte nasihatim tut veya tutma.
Dilerim sözümü yabana atma.
Mazlumu bırakıp zalime gitme.
Kötüyü kenara itmesini bil.
Havuzum Benim
Şu Havuz'un Düzlüğüne Yoluna,
Hasret Kaldım Çeşmesine Suyuna,
Yıllar Oldu Gidemedim Köyüme,
Gözümde Tütüyor Havuz'um Benim.
Altı Yaşındaydım Daha Çocuktum,
Yemen Çiçeğini Yolar Dururdum,
Tarlada Yemliği Arar Bulurdum,
Düşledim Yılları Havuz'um Benim.
Rahmetli Dedemle Ne Günler Geçti,
Dünya Yalan Felek Kefeni Biçti,
Sonunda Azrail Onuda Seçti,
Özledim Geçmişi Havuz'um Benim.
Albazlar, Feyzolar, Süslü Hacılar,
Nerde Kaldı Elif-Selver Bacılar,
Toprak Olmuş Birer Birer Yaşlılar,
Nerde Kaldı Eski Havuz'um Benim.
Askere Yollamış Eli Kınalı,
Anası Ağlıyor Yürek Yaralı,
Sarmışlar Bayrağa Şehit Battalı,
Dayanmaz Yüreğim Havuz'um Benim.
Sene Doksan İki Bahar Ayında,
Kararmış Bulutlar Seki Dağında,
Muzaffer Abiyi Otuz Yaşında,
Verdin Mi Toprağa Havuz'um Benim.
Doymamış Gençliğe Kalmış Baharsız,
Sararmış Yüz Rengi Derdi Dermansız,
Azrail Kapıya Gelmiş Zamansız,
Kanar Yine İçim Havuz'um Benim.
Babası İsmail Yavrum Dedikçe,
Cansız Bedenini Sarıp Öptükçe,
Dövünür Gardaşı Onu Gördükçe,
Sardın Mı Kefene Havuz'um Benim.
İlahi Okurdu Vakti Namazda,
Duyardık Sesini Yüce Ezanda,
Harun Amcayıda Acı Kazada,
Koydun Mu Mezara Havuz'um Benim.
Fatih Kırıktaş'ım Dertli Yazarım,
Tükenmiş Umudum Hergün Yanarım,
Benimde Kazılır Birgün Mezarım,
Hakkını Helal Et Havuz'um Benim.
NOT: Bu Şiiri Öncelikle Rahmetli Dedem Halil Kırıktaş, Harun Paslıkılıç, Muzaffer Tüfekçi, İsmail Kaval Ve Şehit Battal Karadağ'ın Anısına Yazdım. Allah Mekânlarını Cennet Etsin...
ZALİM FELEK
Zalim felek bana bir oyun etti
Kırdı kanadımı kolumu benim. Azrail peşimde gezdi bir zaman Düz yolda çevirdi yolumu benim.
Sabahleyin kalkıp giderken taşa Hayatta ne gelir bilinmez başa Duyanlar da hayret etti bu işe Felek lal eyledi dilimi benim.
Menzilime vardım doldurdum taşı Zalim motor birden yapmadı işi Duyan ahbabımın aktı gözyaşı Perişan eyledi halimi benim.
Bir taksiye bindik gittik Sivas'a Yine Havuz Köyü büründü yasa Annem ile babam çektiler tasa Tomurcuk soldurdu gülümü benim
Birde ameliyat geldi başıma Doktorların çabası gitti boşuna. Benden selam söyleyin gelin eşime. Daha beklemesin yolumu benim.
Zalim felek beni gafil avladı Genç yaşımda kollarımı bağladı. Bir tane yavrumu yetim eyledi. Fidan iken kırdı dalımı benim.
Daha annem babam kurtulmaz yastan. Düşmanlarım belki güler hevesten. Harun'a söyleyin yazsın bir destan. Bir bir ayan etsin halimi benim.